27 Ağustos 2009 Perşembe

sözel olmayan

terapilerde müzik kullanımıyla ilgili bir bahis esnasında talat parman'dı sanırım sümeyra çakır'dan da dinlemiş olabilirim o da kohut'tan duymuşmuş galiba, neyse demiş ki " müzik, egonun tehdit almadığı bir alan oluşturur, müzik sözler gibi tehdit edici değildir." terapide sadece sözel olmamak için elimden geleni yapıyorum.

madonna'nın bedtime story şarkısını seviyorum, ne de olsa sözlerini björk yazmış. sözlerin işe yaramazlığından bahsediyor "let's get unconscious honey" diyor.

pek çok çerçeveli düşünme eğilimi içerdeki huzuru kaçırabiliyor zaman zaman. 2004 senesinde beni bir kütüphaneden kaçırışı gibi . bunca kitap bunca fikir bunca pencere bööğ diyerek dışarı çıkmıştım, gerçek bir mide bulantısıyla. eskiden gayet sözel bir alanda huzur bulabiliyordum, ortasından inkişaf perdesi geçiyordu, tek başına sözel değildi elbette ki ama yine de ziyadesiyle sözeldi. şimdileri ise o duyguyu çoğunlukla sadece sözel olmayanda yaşayabiliyorum. sözel olmayanda kendimi de çerçeveleri de bırakabiliyorum. pratikte desen zehir gibi teori dersen sallanmakta bu defa, bir defa da farklı birşey olsun hem.

2 yorum:

enes güler dedi ki...

sizin sarhoş olma vaktiniz gelmiş. şu mübarek ramazan gününde yükselip etrafa yukardan bakmak iyi gelecektir.

Aslıhan H. Ergün dedi ki...

hem de nasıl iyi gelir..